2020 İKİZLER YENİ AYI VE İDRAK ETMEK
- Luna
- 21 May 2020
- 3 dakikada okunur
Bu yeni ay evrensel olanı idrak etmekle alakalı ve bize aslında hepimizin bildiği ama günümüz hızlı dünyasına yetişmeye çalışan beynimizin artık unuttuğu şeyleri tekrar hatırlatmak istiyor. Yani ortak bilincimize, kolektif bilinç dışına doğru bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu noktada tabii ki aklıma ilk olarak masallar ve şarkılar geliyor. Ve tesadüf bu ya adı masal olan bir şarkı bize tam da yeni ayın söylemek istediklerini söylüyor ”Bir varmış bir yokmuş dünya masalmış, her yolcudan bu handa hoş seda kalmış. Gökten üç elma düşmüş yuvarlanmış, herkes payına düşen elmayı almış. Sora sora az gidip uz gidip Kaf Dağı’na, gizini arar saadetin dünyalılar, günaha yakın dururken bir yanları, ne kadar hazin hüzünlü sevdalılar”
Aslında sadece şu sözleri anlamak bile yeni ayı anlamak için yeterli ama anlamadan anlamamızı isteyen yeni ay; okuyup, dinleyip izleyip içselleştirmemizi de öneriyor. Meraklı ikizler yeni ayı bize gelmeden okuyup araştırmış diyor ki ” Artık her şeyi anlamaya, tanımlamaya çalıştığınız için, aynı anda bir sürü konuda iyi olmak zorunda olduğunuz için ve etrafta sürekli beyninizi uyaran bir şeyler olduğu için yalnızca var olmayı unuttunuz. Bu da gereksiz bilgileri elemeye vakti olmayan beyninizi yordu ve hem sürekli stres altında olmanıza neden oldu hem de yaratıcılığınızı kaybettiniz. Kelimeleri sizin uydurduğunuzu unuttunuz, onlara çok fazla anlam yüklediniz ve şimdi de kelimelerle cevap veremediğiniz sorular yığınıyla boğuşuyorsunuz!” Yani duyguları ve evreni anlamaya çalışırken beynimizin de kısıtlı olduğunu ve dünyamızın aslında kendi algıladığımız kadar olduğunu hatırlamalıyız. Bilinmezliğe ve olma haline teslim olmanın ürkütücü değil de doğal olduğu hali hatırlamalıyız. Kendimizi ve evreni anlamak için hangi yolu seçtiğimizin önemi olmadığını, önemli olanın kendi yolculuğumuz olduğunu hatırlamalıyız. Dünyanın bize kendi içsel gerçeklerimize göre bir dünya sunduğunu farketmeliyiz ve bütünü anlamak için aslında kendi içimizde bir bütünlük yakalamamız gerektiğini görmeliyiz.
Eskisine göre çok daha fazla yalnız zaman geçirdiğimiz bu dönemde kendi içimizde bütünlük yakalayamadığımızı farketmiş olabiliriz (en azından içten içe hissetmiş olabiliriz) veya bu dönemden yararlanıp bu bütünlüğü sağlayabileceğimiz çalışmalar yapıyor olabiliriz. Aslında burada gökyüzü özetle boş boş dururken zihnimizi yakalayabileceğimizi hatırlatıyor ve düşüncelerini yalnızca izleyebilir misin? diye soruyor. Gözlerimizi kapatıp derin derin nefesler almamızı, uzuuuun bir duş almamızı, masal okumamızı, bağıra bağıra şarkı söylememizi öneriyor.
Eğer ergenlik döneminde kendimizi bulmamıza müsaade edilmediyse, eğer tek bir aykırı düşüncemiz bile olmasına izin verilmediyse bütünün içinde kendimizi bulamıyor olabiliriz veya payımıza düşen elmayı alırken diğerleriyle bütün içinde olduğumuzu unutmuş olabiliriz. Her iki durumda da evren göremediklerimizi de inkar ettiklerimizi de alıp kabul edebilmemiz ve kendimizi bütünleyebilmemiz için karşımıza insanlar çıkarıyor (bu zaten her zaman için geçerli) ama bu yeni ayda hala kendini bütünlemeye ve bütüne ait olduğunu kabul etmeye gönüllü olmayanlar her türlü ikili ilişkide (aşk, ticaret, komşu vs.) kandırılmaya müsait yani karşıdakinin de aslında sen olduğunu göremezsen kendi kendini tuzağa düşürebilirsin ama eğer geçtiğimiz süreçte duygulara ev sahipliği yapmaya biraz olsun alıştıysak şimdi zihnimizden geçenleri daha sakin karşılayabildiğimizi farkedebiliriz ve romantik durumlarla, şükredeceğimiz olaylarla ve çok tatlı insanlarla karşılaşabiliriz. Bilinç dışının ortaya çıktığı bu yeni ayda söylediklerimize de dikkat edelim hem pot kırmamak adına hem de (bence asıl önemli olan bu) kendi düşüncelerimizi farketmek adına Burada kelimelerimizle kendimize gerçeklik yarattığımızdan da bahsedebiliriz ama asıl olay en dipteki düşüncelerimizle karşılaşmamız… Son olarak gökyüzü şarkı ve masal sarhoşluğunu öneriyor ama gerçek anlamda sarhoş olmaya da çok meyilliyiz bilginiz olsun.
Bu dönemde genel olarak masallar, fantastik romanlar, mistik öyküler okumak çok faydalı olur ama özellikle Peter pan ve Alice harikalar diyarında’ya hepimiz tekrar baksak iyi ederiz. Tabii ki baş ucu kitabımız Kurtlar koşan kadınlar için de iyi bir zaman. Duygusal ve fiziksel bütünlemeyi anlamak içinse Michael Brown’dan Varoluş Süreci’ni okuyabilirsiniz. Şimdi o kadar uzun uzun okuyamam diyenler en azından kırmızı başlıklı kıza bir baksınlar ama hem evreni hissetmek için hem de insan olmanın evrensel hissini hatırlamak için Doctor who’nun 7. sezon 7. bölümünü ( The Rings of Akhaten) ve 8. sezon 10. bölümünü (In the Forest of the Night) de izleyebilirler (diziyi izlemeden sadece bu bölümleri izleseniz de anlarsınız ) ve hem bu yeni ay için hem de ay düğümlerinin ikizler yay geçişini anlamak için de Good Place dizisini öneririm. Hepimize iyi yeni aylar.
Not: Şarkı Sertab Erener – Masal